İlk 5 ayın toplam enflasyonu yüzde 11,21 seviyesinde bulunuyor. SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin doğrudan 6 aylık fark üzerinden alacağı artışın belirginleşmesi dikkat çekiyor. Memur ve memur emeklileri için toplu sözleşme zammı ile birlikte toplam artış oranının yüzde 18,7’ye ulaşması bekleniyor.
Hesaplamaların merkezinde yer alan enflasyon farkı, yıl sonuna ilişkin tahminlerin açıklanmasıyla yeniden değerlendiriliyor. En düşük emekli aylığının yüzde 12,28’lik artışla 18 bin 953 TL seviyesine çıkabileceği ifade ediliyor. Bu tahminler resmi niteliğe 3 Ocak 2026 tarihinde kavuşacak verilerin duyurulmasıyla kesinleşecek. Hesaplamaların arka planında yer alan sürece bakıldığında yılın ikinci yarısındaki enflasyonun tüm kesimler için kritik olduğu görülüyor. Bakan Mehmet Şimşek’in açıklamaları bu nedenle maaş hesaplamalarında temel belirleyici olarak görülmeye devam ediyor.
Hangi enflasyon oranı maaşlara yansıtılacak?
Yıl sonu enflasyon beklentisinin yüzde 31 seviyesinde açıklanması, 6 aylık enflasyon farkını yüzde 12,28 olarak işaret ediyor. Bu oran doğrudan SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaş artışında uygulanacak. Memur ve memur emeklilerinde ise toplu sözleşmeden gelen yüzde 11 artışa enflasyon farkı ekleniyor. Bu iki verinin toplamı maaş artışını yüzde 18,7 seviyesine taşıyor. Söz konusu sürecin tamamlanması için Aralık ayı verisinin duyurulması bekleniyor. TÜİK'in açıklayacağı rakam bu çerçeveyi kesinleştirecek. Enflasyonun hizmet kaleminde yüksek seyretmesine rağmen genel orandaki düşüş eğilimi değerlendirmelerde yer alıyor. Kira ve eğitim enflasyonundaki yüksek seviyeler buna rağmen genel iyileşmenin altını çiziyor.
5 aylık enflasyon farkı nasıl oluştu?
TÜİK verilerine göre Temmuz’dan Kasım’a kadar olan dönemde enflasyon yüzde 11,21 olarak belirlendi. Bu oran yılın ikinci yarısına ait toplam enflasyon farkının önemli bir bölümünü oluşturuyor. Kalan tek veri Aralık ayı olarak öne çıkıyor. 3 Ocak’taki açıklama bu nedenle tüm hesaplamaların son halkası olarak görülüyor. Bu veri açıklanmadan hesaplamalar resmi bir nitelik taşımıyor. Ancak tahmin edilen yüzde 31’lik yıl sonu oranı tüm değerlendirmelerde temel parametre olarak kullanılıyor. Bu parametre hesaplamaların yönünü etkileyen en önemli unsur olmayı sürdürüyor.





