Işıklandırılan Bitlis Kalesi gece görüntüleriyle büyülüyor
Işıklandırılan Bitlis Kalesi gece görüntüleriyle büyülüyor
İçeriği Görüntüle

Tanış, özellikle “şüpheli işlem bildirimi” yükümlülüğünün mali müşavirlerin görev tanımlarını aştığını savunarak, şu ifadeleri kullandı: “Elbette, kara parayla mücadele ve kayıt dışı ekonominin önlenmesi hepimizin ortak görevidir. Ancak sorulması gereken şu: Bu görev, denetim yetkisi ve soruşturma gücü olmayan Mali Müşavirin omzuna bu denli yüklenebilir mi?”
Mali müşavirlerin görev tanımlarını hatırlatan Tanış, şunları söyledi: “Mali Müşavir, vergi mükellefinin işlemlerini belgelere dayalı olarak kayıt altına alan kişidir. Ne bir savcıdır, ne bir müfettiş, ne de mükellefin niyetini tespit edecek araçlara sahiptir. Vergi danışmanı ve kayıtçı konumundaki bir meslek mensubundan soruşturmacı gibi davranması beklenemez.”
Yeni düzenlemenin iyi niyetli bir amaç taşısa da sahadaki gerçeklikle örtüşmediğini belirten Tanış, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu düzenleme, mesleki sınırları zorlayan ve sorumluluğu tek taraflı yükleyen bir içerikle yayımlanmıştır. Bu durum meslek mensubunun cezai ve hukuki risk altında kalmasına, mükellef ilişkilerinin zarar görmesine ve güven ortamının zedelenmesine yol açabilir.”
Mali müşavirlerin mevcut iş yükünün zaten ağır olduğuna dikkat çeken Tanış, sözlerini şöyle tamamladı: “Devlet adına ihbar sorumluluğu üstlenmek, Anayasal hak ve yetki dengesi açısından tartışmalıdır. Bizler ekonomiye yön veren, vergi gelirlerinin toplanmasına katkı sağlayan, KOBİ’leri ayakta tutan birer paydaşız. Elbette kamu yararına katkı sunarız. Ancak her görev makul sınırlar içinde ve adil paylaşım ilkesiyle verilmelidir. İlgili tebliğin gözden geçirilmesini, meslek örgütlerimizin sürece daha fazla dahil edilmesini talep ediyoruz.”

Muhabir: Semih BAHADUR